Nankörlüğümüz!
ALİ AKILLI
Önder İmam Hatip Mezunları Derneği Genel Başkanı Halit Bekiroğlu İmam Hatip Okulları ve öğrencileri ile ilgili içimizdeki istemezükçülere çok sert yazmış. Diyor ki Bekiroğlu, Dün; 28 Şubat zulmü ile imam hatip öğrencisi 60.000'e kadar düşmüştü. O günlerde nice gönül insanı aşkla kapı kapı dolaşmış, en ücra köylere ulaşmış, yeter ki okullar öğrencisiz kalıp da kapanmasın diye kaşına gözüne bakmadan, akademik başarısına bakmadan, haylazlığına bakmadan yalvar-yakar öğrenci toplamıştı... Bugün; Sayı 1.200.000'i aştı ama öğrenci beğenmiyoruz! Kiminin kaşını-gözünü beğenmiyoruz, Kiminin ahlakını beğenmiyoruz, Kiminin akademik başarısını beğenmiyoruz, Kiminin maneviyatını/kıyafetini/şeklini beğenmiyoruz, Beğenmiyor da beğenmiyoruz... "Seçkincilik" hastalığına kapılmışçasına, geldiğimiz yeri unutmuşçasına, öğrencilik dönemimizde benzer arızalarımız yokmuşçasına öğrencilerimizin kıymetini göz ardı ediyoruz... Toprakla yüzleştiğimizde ise Nankörlüğümüz sorgu sebebimiz olacak... Evet Önder Başkanının bu sözlerini okuyunca aklıma 28 Şubat sürecinde 1 milyon nüfuslu bir metropolde imam hatipe sadece 1 öğrenci kaydı alındığı günlerde biz bu metropole 1 saat mesafede 10 bin nüfuslu bir ilçede köy köy, kapı kapı gezerek 120 öğrenci kaydı almıştık. 5 vakit abdestli namazlı ağabeylerimize amcalarımıza tarlada çalışan evde hayvancılıkla uğraşan kardeşini oğlunu kızını İmam Hatip Lisesine yazdırmak istediğimizi söylediğimizde İmam Hatiplerin sonu yok okuyup ta boşta kalacak diyorlardı ve okutmayacaklarını söylüyorlardı. Tahayyül etmek çok zor ama 5 vakit abdestli namazlı koca koca adamlar evlatları için İmam Hatip okuyacağına hiç okumasın diyorlardı! Bugün de aynı hastalığa yakalanmış büyüklerimiz var. Buraya İmam Hatip yapmayalım, İmam Hatipli öğrenci böyle mi olur, herkesi imam hatibe almayalım bla bla bla.. İmam Hatipli nasıl olunur? Bu çocuklara bu aidiyeti vermek için ne yaptık? İmam Hatiplere öğrenci seçmeyi düşünene kadar idareci ve öğretmenlerin diğer okullardan farklı bir şekilde seçilmesini sağlamak lazım. Kız okullarının idarecilerinin bayan olması, öğretmenlerinin mülakatla ve liyakatla alınması lazım . İmam Hatip kültürüne saygı duyan, özümsemiş ve sahiplenmiş öğretmenler olması lazım. Bunun bir devlet politikası haline getirilmesi lazım. Algıların olguların önüne geçtiği bu günlerde prestijli bir imam hatip ve imam hatipli algısı oluşturulması gerekir. 28 Şubatta çok sıkıntı çektik türküsü söyleyenler bugün İmam Hatiplere karşı çıkıyor ya sanırım aynı günleri yine yaşamaktan çekiniyor. Bundan çekiniyorsa gerçekten hangi sıkıntıları ne sebepten çekmiş bu da ayrı bir merak konusu! Dindar Nesil, İmanlı Nesil, Akifin Nesli, Fetih Nesli, İmam Hatip Nesli ya da her ne derseniz bu nesil bizim neslimiz ve gönül coğrafyamızın anlam dünyamızın muhtaç olduğu bir nesil. Son söz ; İmam Hatiplerle ilgili eleştirilerde hiç mi doğruluk payı yok derseniz; Bir yerden başlamak için çok iyi bir yerdeyiz derim. Bundan sonrasını bizim performansımız belirleyecek ..
